Yukarı
Image Alt

Öğrencilerimizin 2019 Mezunu Öğrencimiz ile LGS Röportajı – 2

Spread the love

Batıkent Yükseliş Koleji 2019 Mezunu Aysel Irmak ACISU ile Öğrencilerimizin Röportajı

İnci Kobal: Bize kendinden biraz bahsedebilir misin? Yükseliş Kolejinden hangi yıl mezun oldun? Şu an hangi okulda okuyorsun?

İsmim Aysel Irmak ACISU. 2019 Yükseliş Koleji mezunuyum. Şu an özel bir fen lisesine gidiyorum.

 

Gülnaz İlkdoğan: Yükseliş Kolejinde okumak, akademik açıdan ve kişilik açısından sana neler kazandırdı?  

Öncelikle sınıf içerisinde sayımızın az olması ve sınıf arkadaşlarımın da başarılı olması beni olumlu etkiledi. Bir öğrenci nasıl bir ortamdaysa kendisi de o ortama göre şekilleniyor. Ben de öyle bir ortamda başarımı hep bir üste taşımaya çalıştım. Öğretmenlerimiz de gayet iyiydi ve ilgiliydi. Öğretmenlerimin de çok büyük katkısı olduğunu düşünüyorum.

İnci Kobal: Sınava hazırlanırken kendine nasıl bir çalışma yöntemi belirledin?

Akşama kadar okuldaydık ve eve geldiğimde yemeğimi yedikten sonra biraz dinlenip çalışmaya geçiyordum. Akşam 19.00 gibi çalışmaya başlıyordum. 23.00’e kadar kısa molalar vererek ders çalıştım. Mola vermeden çalıştığınızda zihniniz yoruluyor. Mola uzun olduğundaysa dikkatiniz dağılıyor. Paragraf ve matematik sorusu her gün mutlaka çözdüm. Diğer dersleri günlere dağıtarak çalıştım. Canım ders çalışmak istemediğinde dahi kendimi zorladım ve çalışmayı hiç bırakmadım. Düzenli ve planlıydım.

Gülnaz İlkdoğan: Sınava hazırlanırken kendine vakit ayırabiliyor muydun?

Tabii ki kendime de zaman ayırdım. Kendinize zaman ayırmazsanız çok sıkılırsınız ve ders çalışamıyorum artık diye dersi bırakırsınız. Kendine zaman ayırmamak psikolojinizi olumsuz etkiler. Ben spor yaptım, dans ettim, arkadaşlarımla oynadım, maçlara gittiğim zamanlar da oldu.

İnci Kobal: Uyku düzenin nasıldı ve hangi saatlerde ders çalışıyordun?

Çok geç saatlere kadar çalışmadım. Uykum geldiğinde derse devam etmedim. Sabah çok erken saatlerde de kalkıp çalışmadım. Genelde 19.00’da başlayıp 23.00’e kadar sürdü çalışmalarım.

Gülnaz İlkdoğan:  Sınava hazırlık sürecinde başarılı olmanı sağlayan bir taktiğin var mıydı?

Konu eksiği bırakmamak en büyük taktik. Dersi derste dinliyordum, öğretmenlerime anlamadığım yerleri mutlaka soruyordum. Öğretmenlerim konuları bitirdiğinde ben de bitirmiş oluyordum ve sonrasında konuyla ilgili seri halde test çözüyordum. Konu eksiği bırakmadığım için de zaman kaybetmeden ilerledim.

İnci Kobal: Sınavlarda başarılı olan öğrencilerden çok kitap okuduklarını duyuyoruz. Kitap okumanın sınav başarın üzerinde etkili olduğunu düşünüyor musun? Paragraf sorusu çözmek mi kitap okumak mı daha etkili?

Kitap okumanın elbette büyük faydaları var. Kitap okumak, hızlı okuma ve okuduğunu anlama yeteneğinizi geliştiriyor ancak paragraf sorusu çözmek de çok etkili. Paragraf sorusu çözerken hem farklı soru tiplerini görüyorsun hem de bu soruların nasıl çözüldüğü pekişmiş oluyor. İkisi de olmalı diye düşünüyorum.

Gülnaz İlkdoğan:  Ders çalışırken seni en çok zorlayan şey ne oldu? Hangi ders seni çok zorladı?

Ben sayısalı çok daha iyi yapıyordum. İnkılap tarihi ve din kültürü gibi sözel dersler beni biraz zorladı. Yorum yapma yeteneğim pek yoktu ancak bunu soru çöze çöze aştım. Fen bilgisinde de ilk konuda zorlanmıştım sadece.

Gülnaz İlkdoğan: Seni zorlayan bu derslerden LGS’de yanlış çıkardın mı?

Hayır, hepsini doğru yaptım.

İnci Kobal: Sence sınav zamanı yaptığın hatalar oldu mu? Bir daha sınava hazırlansan düzeltmek istediğin şey ne olurdu?

Sınava hazırlanmak elbette zorluydu. Düzene alışınca akıp gitti her şey. Sınava yeniden hazırlanmış olsam daha fazla paragraf sorusu çözerdim ve beni zorlayan matematik sorularına da ağırlık verirdim.

Gülnaz İlkdoğan: Sınavda başarılı olamayacağını düşündüğün zamanlar oldu mu?

Benim yapamayacağımı düşündüğüm zamanlar olmadı. Anlamadığım konuları tekrar edip videolarını izleyip arkasından bol bol soru çözdüğümde konu sıkıntım kalmadığı için olumsuz düşünmedim.

 İnci Kobal: Sınav stresini nasıl kontrol altında tuttun?

Normalde de karakter olarak çok stres yapan biri değilim. Sınavla ilgili az da olsa olmuştur ama o an tamamen çözdüğüm soruya odaklanarak, başka bir şey düşünmeyerek de bunu engelledim.

Gülnaz İlkdoğan: Günde kaç soru çözüyordun?

Ben çok fazla soru hesabı yapmadım. Konu konu gittiğim için hangi konudaysam onunla ilgili sorularımı bitirmeye çalıştım. Günlük 350-400 soru çözdüm.

Gülnaz İlkdoğan: Şu an LGS’ye hazırlanan öğrencilere ne gibi tavsiyelerde bulunursun?

Benim en büyük tavsiyem kesinlikle konu eksiği bırakmamanız. Konu eksiğiniz kalmazsa hızlanırsınız ve bol bol soru çözmeye odaklanırsınız. Kendinize evde deneme yapmanızı ve eksiklerinizi belirlemenizi de tavsiye ederim.

Gülnaz İlkdoğan: LGS’ye hazırlanan çoğu öğrencinin en zorlandığı ders matematik. Senin sınavda kaç doğrun vardı ve bize matematikle ilgili ne gibi tavsiyelerde bulunursun?

Matematikte benim toplam iki yanlışım vardı o da işlem hatasından kaynaklandı. Öncelikle MEB kazanım testlerinin faydasını gördüm çünkü benzer sorular geliyor. Bu sınavda hız çok önemli ve bol bol yeni nesil soru çözerek kendinizi geliştirmenizi tavsiye ederim.

İnci Kobal: Denemelerde ilk başlarda durumun nasıldı ve iyi bir seviyeye gelmen ne kadar zamanını aldı?

İlk denemelerim tabii ki çok yüksek değildi. Zaman ilerledikçe netlerim yükseldi. Hiçbir denemede tam yaptığım olmadı. En iyi denememde bir yanlış bir boşum vardı. Deneme çözdükçe gelişiyorsunuz.

Gülnaz İlkdoğan: LGS’den kaç puan almıştın?

479 puan.

İnci Kobal: Bu güzel röportaj için çok teşekkür ediyoruz. Son olarak eklemek istediğin bir şey var mı?

Hiçbir zaman motivasyonunuzu düşürmeyin. Sadece kendiniz bu süreci yaşamıyorsunuz sizin gibi herkes bu süreci yaşıyor. Kendinize güvenip planlı programlı olarak çalışırsanız başarılı olursunuz. Umarım hepiniz istediğiniz liselere yerleşirsiniz.